|
8. Sayı / Temmuz-Ağustos 2009 |
Die Gaste
İKİ AYLIK TÜRKÇE GAZETE
ISSN 2194-2668
DİL VE EĞİTİMİ DESTEKLEMEK İÇİN İNİSİYATİF
Yayın Sorumlusu (ViSdP): Engin Kunter
diegaste@yahoo.com
|
Geçiş Döneminde Gençler Özel Bir Soruna İlişkin Genel Talepler
(Jugendliche im Übergang. Allgemeine Anforderungen an ein besonderes Problem.)
Hans Peter FRÜHAUF Institut für Sozialpädagogische Forschung Mainz e.V.
Aynı zamanda eğitimde belirgin bir iyimserliğe karşın -daha çok eğitime yönelmiş çevrelerde-, çoğunlukla, çıraklık eğitiminde başarılı bir entegrasyon için yapısal engeller bulunmaktadır; bilgilendirilmedeki eksiklikler ve meslek seçiminin sınırlandırılmışlığı buna eşlik etmektedir. Zor yaşam koşullarındaki genç insanlara ulaşabilme ve onları destekleme stratejileri, toplumsal alanların güçlendirilmesine, sürekliliği bulunan ve güvenilir bir kılavuzluk hizmetine ve sivil toplum örgütlerinin (göçmen örgütleri, NGO’lar) geçiş sürecine dahil edilmesine yoğunlaşmalıdır.
Erkek ve kadın göçmenlerin çıraklık eğitimi (ausbildung) koşulları hala gerginliğini koruyor. Aynı zamanda, düşen doğum oranları ve artan yaşam beklentisi nedeniyle göçmen kökenli gençler, ekonomi ve iş piyasası için giderek artan bir önem kazanıyor. Bu temelde göçmen kökenli insanların bilinçli/amaçlı desteklenmesi ve nitelik kazandırılması her zamandan çok daha önemlidir. Ama başarılı çıraklık eğitimine ve iş piyasasına etnik kategorilerde (örneğin Türk, İtalyan gençleri için girişimler) yoğunlaşan müdahale uygun değildir. Çünkü bugünün toplumu, çeşitlilik ve farklılık içeren toplumsal çevre görünümüyle nitelenmektedir: “Aynı toplumsal çevreden gelen değişik göçmen kökenli insanları, diğer toplumsal çevrelerdeki insanlarla kendi ülkesinin insanlarından daha fazla birleştiren şeyler var. Öyleyse gelinen kültüre dayanarak, toplumsal çevre için çıkarımlar yapılamaz” (Sinus Sociovision 2009, s. 4). Gençlerin okuldan çıraklık eğitimine ve mesleğe geçişte başarılı desteklenmesi ve onlara kılavuzluk/refakat edilmesi, gençlerin yaşam dünyasındaki ve toplumsal çevrelerindeki çeşitliliğe uygun düşen, bütünsel bir eylem kavrayışına dayanır. Sözü edilen entegrasyon eksikliklerini, “en iyi olasılıkla, yerli nüfusun alt toplumsal katmanlarında benzer biçimde bulmak olanaklı. Bu yüzden entegrasyon eksikliği etnik köken sorunu değil, daha çok toplumsam ayırımcılık sorunudur” (a.g.y. s. 5). Aynı zamanda eğitimde belirgin bir iyimserliğe karşın -daha çok eğitime yönelmiş çevrelerde-, çoğunlukla, çıraklık eğitiminde başarılı bir entegrasyon için yapısal engeller bulunmaktadır; bilgilendirilmedeki eksiklikler ve meslek seçiminin sınırlandırılmışlığı buna eşlik etmektedir. Zor yaşam koşullarındaki genç insanlara ulaşabilme ve onları destekleme stratejileri, toplumsal alanların güçlendirilmesine, sürekliliği bulunan ve güvenilir bir kılavuzluk hizmetine ve sivil toplum örgütlerinin (göçmen örgütleri, NGO’lar) geçiş sürecine dahil edilmesine yoğunlaşmalıdır.
Herkes için mesleki yönelim
ve destek!
İster göçmen olsun, ister olmasın, gençlerin mesleki yönelim, çıraklık eğitimine ve mesleğe geçişin başarıyla örgütlenmesinde merkezi bir öneme sahiptir. Özellikle toplumsal ayrımcılığa uğrayan gençlerin okullardaki ve işletmelerdeki eğitime devam etmelerini sağlama bakış açısının hazırlanması, zorunlu öğrenim süreçlerine takılıp kalmalarının ve zamanından önce tümüyle bırakmalarının başlangıcını saptamak ve önlemek için okullardaki ve işletmelerdeki eğitim süreçleri özel desteklenmelidir. Gençlerin okuldan mesleğe geçişlerinin başarılı biçimde desteklenmesi, pratikte sistematik olarak dikkate alınması gereken şu unsurlar çerçevesinde gruplandırılır:
– Gençlere sürekli olarak kendilerine bilgi verebilecek güvenilir kişilerin verilmesi,
– Ebeveynlerin bilgi sunumu ve proje günleri üzerinden katılımının sağlanması,
– İşletmelerle ilişkilerin erken örgütlenmesi ve değerlendirilmesi (staj, işletme gezileri ...)
– Gençlere uygun projelerin ve girişimlerin yaşama geçirilmesi (iş başvurusu alıştırmaları, planlama oyunları, proje günleri, kendini sunma...)
Bu olanaklar, kişiyi ürkütmeyen bakış açısını izlemelidir, yani etnik kökene dayanan peşin hükümler denetlenmelidir. Göçmenlere yönelik farklı taleplerin ortaya çıkması durumunda (dil desteği, bilgi eksikliği), bunlara uygun önerilerle karşılık verilmelidir. Burada başka aktörlerle işlevsel bir işbirliği ağı gereklidir (örneğin, genç göçmen hizmetleri ve danışmanlıkları).
Göçmen örgütlerini aktör olarak
desteklemek ve katılımlarını
sağlamak!
Genç insanların okuldan çıraklık eğitimine ve mesleğe geçişi için önleyici destekleme yapıların genişletilmesi ve güvenceye alınmasının yanı sıra, göçmen örgütleri, aktör ve ortak olarak iş ve çıraklık eğitimine yönelik yerel ve bölgesel ilişkiler ağına entegre edilmelidir. Göçmen örgütleri bütünleşme (entegrasyon) çalışmasının önemli bir öğesidir. Onların yerel ve bölgesel olarak güçlendirilmesiyle, mevcut kaynakların gençler ve aileleri için olanaklı olan en iyi biçimde kullanımı başarılabilir. Ancak nitelik kazandırma olanaklarıyla hedef kitleyi belli bir amaç için ikna edebilecek kişilerin çalışmalarının desteklenmesi gerçekleşirse, uzun vadede derneklerin ve inisiyatiflerin girişimi güvenceye alınmış olur. Aynı zamanda, bu kişiler için önceden denenmiş nitelik kazandırma olanakları öncelikli olmalıdır (bkz. www.agarp.de). Bu olanaklar, perspektif olarak ayrıca sertifikalı nitelik kazandırma önlemleri niteliğinde mevcut iş pazarı politikalarına dahil edilebilirler. Bunun yanı sıra, hangi göçmen örgütlerinin, meslek eğitimi ve iş pazarına yönelik projelerin taşıyıcısı olarak gündeme gelip gelemeyecekleri incelenmelidir. Bu konuda Rheinland Pfalz’da yeniden ele alınması gereken örnekler de bulunmaktadır. Öte yandan yerel entegrasyon danışmanlıklarının rolleri, kendileri için hangi destek ve nitelik kazandırma gereksinimini gördükleri ve bunu kimin karşılayabileceği incelenerek güçlendirilmelidir.
Ebeveynlere sadece çağrıda
bulunmanın ötesinde!
Ebeveynlerin okuldan mesleğe geçiş süreçlerindeki rolleri sıkça yinelenmektedir. Ancak sadece çağrı yeterli değildir. Bugün, ebeveynler, çoğunlukla çıraklık eğitimine ilişkin sorular ve farklı talepler karşısında çaresizdirler. Bu nedenle gençlere sunulan olanaklar, ebeveynleri kapsayacak unsurları da içermelidirler. Özellikle ebeveynlerin açık ve gereksinime uygun olanaklar konusundaki bilgi eksikliklerine yanıt verilebileceği görülmüştür (örneğin, Meslek Seçimini Desteklemek İçin Ebeveynler, http://www.arbeit-und- leben.de/download/ eltern_als_berufswahlbegleiter.pdf). Başka örnek alınacaklar arasında, özel bir biçimde ebeveynlerle konuşma ile gençlerle çalışmayı birleştiren, toplumsal alana dayanan gençlik çalışmaları da bulunmaktadır.
Çokdilliliğin teşvik edilmesi!
Genel olarak göçmen kökenli gençlerin (potansiyel) çokdilliliklerine teşvik edici olarak yaklaşılmalıdır. Bu, bir yandan göçmen kökenli gençlerin dil edinimlerinin saptanması, örneğin göçmenlik konusunda duyarlı biçimlendirme yöntemleriyle sistematik olarak yapılabilir; diğer yandan çokdillilik, özellikle işletmeler için ilginç bakış açısı sunmaktadır. Göçmen kökenli insanların çalıştırılmasıyla, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin yeni pazarlara açılma şansları vardır. Ayrıca gençlerin kendileri için de dil edinimlerinin kabul görmesi ve desteklenmesi, toplumsal ilişkilerinin ve kişisel kimliklerinin gelişmesi için önemlidir.
Aynı yaştaki grupların
güçlendirilmesi!
Eğitimbilimsel müdahalelerin ötesinde, göçmen kökenli ya da göçmen kökenli olmayan gençler için, çıraklık eğitimi, meslek ve yaşam perspektifleri üzerine birbirleriyle iletişim içinde bulunabilecekleri yapılar var edilmelidir. Bu, yakın toplumsal çevrenin başlangıç ve açık olanaklar üzerinden yapılır. Başarılı bir biçimde çıraklık eğitimini ya da meslek eğitimini sürdüren gençler deneyimlerini aktarırlar. Gençlerin mesleğe yönelimleri için ebeveynler, akrabalar ve arkadaşlar çok önemlidir. Bunlar, gençleri yaşam planlamalarında destekleyen kişilerdir. Ama toplumsal çevrenin desteği ise, sadece mesleki nitelik kazandırma sistemine bir güven varsa olanaklıdır. Bu güven, ancak insanlar sistemi tanıdıkları ve kavradıkları koşullarla söz konusudur. Bu güveni, en iyi biçimde çıraklık eğitiminde bulunan ya da bitiren bir kişiler aktarabilir. Köln’deki BQN tarafından geliştirilen BQN Buluşması (www.bqn2.de) üzerinden gençlerin herkesin içinde istemlerini ifade edebilecekleri bir forum sunmaktadır. Amaç, çıraklık eğitimindekilerin ve öğrencilerin eşdüzey internet grupları oluşturmaları ve bunun içersinde birbirlerini desteklemeleri ve ağlar kurmalarıdır. BQN Buluşması’nın açık forumlar üzerinden ve fuarlar ve etkinliklere katılarak, gençlerin okul-çıraklık eğitimi-meslek konuların çerçevesinde görüşleri, istemleri ve deneyimleri kamuoyuna taşınmalıdır. Gençler kendi amaçları için uzman kişiler olarak ortaya çıkmalıdırlar.
Sonuç
Gençlerin desteklenmesi ve yönlendirilmesi, ebeveynlere yardımcı olmak, göçmen örgütlerinin güçlendirilmesi, çokdilliliğin desteklenmesi edilmesi ve gençler için yakın toplumsal çevrede başlangıç olanakların sunulması, gençlerin desteklenmesinde merkezi bakış açısıdır. Girişimlerin pratik olarak biçimlendirilmesi için yerel aktörler birbirleriyle iletişim içinde olmalıdırlar. Tam olarak egemen sosyo-politik yasanın anlayışına uygundur: Genç insanların bireysel ve toplumsal gelişimini desteklemek ve karşılaştıkları ayrımcılığın engellenmesi ya da ortadan kaldırılması (SGB VIII, § 1, Abs. 1).
Çeviri: Die Gaste
|
|
|